ABB Fomget takımı için en zor deplasmanlardan birisi olan Hakkarigücü deplasmanına canlı tanıklık ettik.
Bu seyahatten önce ABB Fomget takımı ile ilgili bazı değerlendirmelerde bulunmak istiyorum.
ABB Fomget Kadın Futbol Takımı, kadın futbolunun örnek bir kulübü konumunda ve şu an Türkiye'nin en büyük kadın futbolu organizasyonuna sahipler. A takımı ve alt yapısıyla başarılı bir performans sergiliyorlar. A Milli Takıma ve alt yaş Milli takımlara bir çok oyuncu gönderiyorlar.
Fomget takımını yıllar içinde, yüzlerce haberle spor kamuoyuna yansıttım. Sistemli ve örnek bir kulüp olduklarını biliyordum. Ama bu seyahatte bunu daha da iyi gözlemleme şansım oldu. Başarılı ve vizyoner bir kulübün işleyişi nasıl oluyor gözlemledim. Sporu ve Ankara kulüplerini çok yakından takip eden birisi olarak benim içinde bu muhteşem bir deneyim oldu.
ABB Fomget'in örnek bir kulüp yapılanması olduğunu elbette biliyordum. Ama daha önce bunu, net olarak görme şansım olmamıştı.
Sporda klasik bir tabir vardır. Başarılı takımlara "Kolej takımı havasında" denir. Bu seyahatte de ABB Fomget'in gerçekten tam da öyle bir kulüp olduğunu gördüm.
BAŞKAN MANSUR YAVAŞ TAKIMIN ARKASINDA
Bir kere ABB Başkanı Mansur Yavaş'ın kulübün arkasında olması büyük avantaj. Mansur Yavaş, ABB Fomget takımına müthiş değer veriyor ve destek oluyor. Belediyeye bağlı takım olduğunu bilenlerde Mansur Yavaş'tan dolayı takıma sempati besliyorlar. Deplasmanlarda sıkıntı yaşanmıyor. Örneğin Hakkari'de maç bitince tribündeki taraftarlar Fomget takımını alkışlarla uğurladılar. Bu aslında futbol sahalarında çok nadir görülen bir durum.
Kulüp Başkanı Yalçın Demirkol örnek bir başkan. Yönetim kadrosunu kurmuş, ekibini oluşturmuş, bu ekiple birlikte sistemlerini oturtmuşlar ve adeta saat gibi işleyen bir düzene geçmişler. Oyuncular Yalçın Demirkol'u başkandan ziyade, evin büyüğü veya babası gibi görüyorlar. Deplasmanlara gitmesi oyunculara güven veriyor.
Kulübün kalbi Doğan Kaya. Futbolun her şeyiyle ilgileniyor. Çok profosyonel çalışıyor. Kulüpte el değmediği bir konu yok. Transferlerde, organizasyonlarda ve işleyişte söz sahibi. En önemlisi transferde başarılı. Örnek ise, işte kurduğu takım ve transferleri. 3 senedir zirvedeler. A Milli takımlar seviyesinde 3 yerli, 8 yabancı oyuncu kadroda bulunuyor.
Kulübün idari işleyişinde başarılı. Aidiyeti var. Bu nedenle kulübe, oyunculara ve personele ailesi gibi bakıyor. Organizasyonda başarılı. Örnek 2,5 günlük bu seyahat.
Takımın tesisten çıkışı, Van'a geçişi, Van'dan, Hakkari'ye geçiş, Hakkari'den maçı tamamlayıp, tekrar Van'a dönme oradan da Ankara'ya geliş yapıyorsunuz. Bu süre zarfında onlarca detay var. Ama haberiniz bile olmadan sistem işliyor.
Mesela sadece olayın polis/jandarma ağından bahsedeyim. 2 şehir arasında gidiş gelişte toplam 10 kontrol noktası var. Hepsinde durduruluyorsunuz. Ama her yere bilgiler geçmiş, karşılayan jandarması, polisi her şey saat gibi tıkır tıkır işliyor. Bu da Doğan Kaya'nın başarısı.
TAKIM YENİLMEZ ARMADA!
Takım boyutunda da zaten rakamlara bakmak yeterli.
Teknik direktör Cumali Enginar, Futbol Direktörü Fahri Bayraktar ve teknik ekipleri takımı zirveye oynatıyorlar. Çok koordineli çalışıyorlar. Fahri Hoca herkesin abisi. Cumali Hoca takımı aldığından bu yana başarılı.
Rakamları veriyorum...
2022 - 2023 SEZONU
18 maç normal sezon, 7 maç play-off olmak üzere toplam 25 maç, 20 galibiyet, 2 beraberlik, 3 yenilgi ve sonuç lig şampiyonluğu.
2023 - 2024 SEZONU
18 maçta 15 galibiyet, 1 beraberlik, 2 yenilgi sonunda sadece 2 puan farkla lig ikinciliği.
2024 - 2025 SEZONU (Devam ediyor)
Oynanan 18 maçta, 15 galibiyet, 1 beraberlik ve 2 yenilgi. Lider Fenerbahçe'nin 2 puan gerisinde ve ligin bitimine 8 hafta kala fikstüre baktığımızda büyük bir avantajı bulunuyor.
Son 3 sezonda toplam 61 maç, 50 galibiyet, 4 beraberlik ve 7 yenilgi.
Rakamlar ve başarı ortada. Geçen sezon pisi pisine kaçan bir şampiyonluk var. Ama inanıyorum ki; bu sezon, o sezon ve son 3 yılda, 2.şampiyonluk gelecek.
VAN / HAKKARİ İZLENİMLERİ
Gelelim maç için gittiğimiz Van ve Hakkari izlenimlerine. Gazeteci arkadaşım Atila Kiper ile birlikte, ABB Fomget kafilesi ile önce Van'a, sonra Hakkari'ye geçtik. Orada Hakkarigücü-ABB Fomget maçını izledik, tekrar kafileyle Van'a döndük ve Ankara'da seyahati tamamladık. Ülkede gitmediğim nadir 2 şehirdi Van ve Hakkari.
Cuma akşamı Van'a indik. Tabii doğal olarak korkunç bir ayaz bizi karşıladı. Şahsen gözüm korkmadı değil. Çünkü 2 gün o ayazla yaşayacağımızı düşünüyordum. Cumartesi sabah uyanıp otelin camından şehre baktığımda kar yağışı vardı. Atila Kiper'le kafile oteldeyken Van'da gezmeye başladık. Ancak havanın soğukluğunu görünce fazla dışarıda kalamadık ve otele döndük.
Daha sonra Hakkari yolculuğu başladı. Hakkari için kafamda hep, terörle yaşayan bir kent imajı yerleşmiş. Bu da son derece doğal. Bölgeden geçmişte maalesef çok acı haberler aldık. O nedenle, doğal olarak acaba olumsuz bir şeylerle karşılaşırmıyız diye düşünüyor insan yola çıkınca.
Van'dan Hakkari'ye doğru yola çıkınca Van Gölü'nün yanında kilometrelerce gidiyorsunuz. Bu bölge turistlik bir bölge. Gölün kenarında restorantlar, yürüyüş yolları, bisiklet yolları kafeler var. Tabii kış günü olduğu için buralar hareketsiz. Göl yolun sağında kalıyor. Solunda ise yeni Van diyebileceğimiz göl manzaralı lüks villalar, konutlar var.
Van'dan uzaklaşınca hava ilginç bir şekilde değişti ve güneş açtı. Bu güneş biz dönene kadar gitmedi.
Van - Hakkari yolu yaklaşık 200 kilometre ve yol boyunca 4-5 tane kontrol noktasından geçiyorsunuz. Yolun 150 kilometresi çift gidiş geliş. Yollar son derece güvenli devletin mutlak hakimiyeti var. Kontrol noktalarında durduruluyorsunuz. Bizim bilgilerimiz daha önce verildiği için rahat geçiş yaptık.
Kalan 50 km. ise tamamen vadiden gidiyorsunuz. Bu 50 km.lik kısımda inanılmaz güzel vadi manzaraları eşliğinde Hakkari'ye varılıyor. Burası gerçekten görülmeye değer. Vadiden yol alırken, bir tarafta Cilo Dağları'nın muhteşem görüntüsü, diğer tarafta akan Zap Suyu ve dereler insanı etkiliyor. Bu yol Hakkari'ye kadar yaklaşık 50 km. bu şekilde uzanıyor.
Hakkari'ye varınca başka bir güzellik sizi karşılıyor. Hakkari, Sümbül Dağı'nın dibinde kurulmuş bir şehir. Sosyal medyada paylaştığım resimlerde de gören olmuştur. Şehirden Sümbül Dağı muhteşem görünüyor.
Biz 1 gecede Hakkari'de konakladık. Bu 1 günlük süre içinde Hakkari Şehir Merkezi'nde zaman geçirmek için dolaştık, insanlarla sohbet ettik. İnsanlar çok sıcakkanlı ve doğal. Şehrin içi çok hareketli. Hayat Atatürk Heykeli'nin olduğu caddede akıyor. Ramazan ayı olması nedeniyle de gece yarılarına kadar hareket var. Kafeler, restorantlar açık ve dolu. Bir esnaf arkadaşın anlattıklarına göre bölgenin ticareti İran ve Irak bağlantılı. Belkide Türkiye'den daha çok o ülkelerle ticaret yapılıyor. Tabii kayıt dışılığı söylememe gerek sanırım.
MAÇ GÜZEL BİTTİ
Tabii Hakkari'ye gitme amacımız, ABB Fomget için sezonun kritik maçlarından birisi olan Hakkarigücü maçını izlemek amacıylaydı. Şampiyonlukta düğüm biraz da böyle maçlardan geçiyor. Örneğin ABB Fomget'i geçen sezon Yenikent'te kaybedilen Ereğli maçı yakmıştı.
Neyseki maç kazasız atlatıldı. Karşılaşmanın yaklaşık 70 dakikasında Fomget'in mutlak üstünlüğü vardı. Kadro kalitesi olarak rakipten üstün olan Başkent ekibi maça hemen ağırlığını koydu. İlk yarı Abigail Kim'in golüyle 1-0 bitti. İkinci yarının başında tüm gücünü rakibine kabul ettiren ABB Fomget, Ovdiychuk ve Armisa'nın golleri ile maçı 3-0'a getirdi. Ardından da net pozisyonlar buldu. Ama farkı daha fazla açamadı.
Skor garantisini alan Cumali Hoca maçın son 20 dakikasında oyunu rolantıye aldı ve sarı kart sınırındaki önemli oyuncuları kenara aldı. Son bölümde doğal olarak ev sahibinin bir baskısı oluştu. Ama maç kazasız atlatıldı ve 3-1 galibiyetle sona erdi. Son bölümde Milli kaleci Selda Akgöz'ün muhteşem kurtarışları da maçın kaymağı oldu.
Ligde bu hafta sonu oynanacak maçlar son derece önemli. ABB Fomget Yenikent Stadı'nda Beylerbeyi ile karşılaşacak. Fırtına ise İstanbul'da kopacak. Lider Fenerbahçe, ezeli rakibi Galatasaray'la karşılaşacak. Gözümüz kulağımız bu maçta olacak ve Fenerbahçe'nin puan kaybetmesini bekleyeceğiz.