TBMM’de terörsüz Türkiye hedefi kapsamında Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu kurulmuştu. TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş başkanlığında komisyon bugün bir defa daha toplandı. Yapılan toplantıya şehit ailelerini ve gazileri temsilen ilgili derneklerin temsilcileri katılıp sürece dair düşüncelerini ifade ettiler.
Türkiye Harp Malulü Gaziler, Şehit Dul ve Yetimleri Derneği Genel Başkanı Mustafa Işık yapmış olduğu konuşmada sürecin başında bazı şehit ailelerinin ve gazilerin çok sert bir tutumları olduğunu ama çaba göstererek onları ılımlı bir noktaya getirdiklerini ifade etti. Kendisi de bir gazi olan Mustafa Işık sürece dair fikirlerini komisyonda beyan etti.
TERÖR ÖRGÜTÜNÜN SİLAH BIRAKMASI YETMEZ
Süreçte en büyük hatanın kullanılan dilde olduğunu söyleyen Işık, yanlış kavramların toplumumuzun zihninde kırılmalara neden olduğunu belirtti.
Işık, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Bu mücadele hiçbir zaman etnik gruplar arasında değil, devletimiz ile eli kanlı bir terör örgütü arasındaydı. Zaten Kürt kökenli vatandaşlarımız da terör karşısında devletimizin yanında durmaktadır. İşte bu nedenle bizler şehitlerimizi toprağa verdiğimiz en acılı günümüzde bile 'Şehitler ölmez, vatan bölünmez', 'Türk, Kürt kardeştir, ayrım yapan kalleştir' diye haykırarak kardeşlik vurgusu yapan bir milletiz. Terörist başının bu kardeşliğin farkına varması ve örgütüne silah bıraktırması bu minvalde önemlidir. Ama şunu da ifade edelim ki bir terörist başını Kürtlerin tek temsilcisi gibi göstermek bu kardeşliğe zarar vermektedir."
Devletin büyük bir kararlılık ve azimle sürdürdüğü terörle mücadele sonucunda terör örgütü PKK'nın silah bırakmak zorunda kaldığını belirten Işık, terör örgütünün uzantılarının, silah bırakmadığı ve terör faaliyetlerini sürdürdüğü sürece sadece PKK'nın silah bırakmasının bir anlamı olmayacağını vurguladı.
BİZ BİRBİRİMİZE SAHİP ÇIKTIKÇA TERÖR ARAMIZA GİREMEYECEKTİR
Türkiye Gaziler ve Şehit Aileleri Vakfı Başkanı Lokman Aylar ise birlik olmadan terörün bitmeyeceğini kaydederek, "Terörle mücadele yalnızca askerimizin ve polisimizin meselesi değildir. Terörle mücadele 85 milyon insanımızın ortak davası olmalıdır. Terör tüm Türkiye'yi hedef almaktadır. Terör ile yalnızca dağlarda, sınır ötesinde değil aynı zamanda şehirlerimizde, sosyal medyada, okullarda hatta zihinlerimizde mücadele edilmesi gerekmektedir. Dolayısıyla Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu'nun yaptığı çalışma son derece kıymetli ve ülkemizin geleceği için önemlidir. En güçlü silahımız birliğimiz. Türk'ün, Kürt'ün, Laz'ın, Çerkez'in, Alevi'nin, Sünni'nin kardeşliğidir. Biz birbirimize sahip çıktıkça terör aramıza giremeyecektir." değerlendirmesinde bulundu.
Aylar, eline silah almamış, kandırılmış ve dağa kaçırılmış gençlerin rehabilite edilmesinde sakınca görmediklerini kaydederek, "Genel af, terör örgütü elebaşının serbest bırakılması gibi talepler asla kabul edilemez. Şehit ailelerimizin özellikle bu konuda hassasiyetlerinin bulunduğunun bilinmesi gerekmektedir. Çünkü terör örgütü elebaşı tüm terör suçlarından aslında sorumludur. Biz de bu konuda çok hassasız." ifadelerini kullandı.
Şehit aileleri ile gazileri temsil eden temsilciler sürece destek olduklarına dair düşüncelerini komisyonda ifade ettiler. Kırmızı çizgilerinin olduğunu belirten şehit ailelerinin ve gazilerim temsilcileri özellikle terörist elebaşının serbest bırakılmasının gündeme dahi alınmasına tahammüllerinin olmayacağını ifade ettiler. Bunun yanında kandırılıp dağa çıkarılan gençlerden silahlı herhangi bir olaya karışmamış olanların rehabilite edilebilecekleri vurgulandı. Silahlı olaylara karışanların ise mutlaka yargı önüne çıkarılmaları istendi.