Hukukçular, TBMM Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu'na konuk oldu. Toplanan komisyon hukukçular tarafından dinlendi.
MİLLİ DAYANIŞMA, KARDEŞLİK VE DEMOKRASİ KOMİSYONU TOPLANTILARI SÜRÜYOR!
TBMM Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu, 13'üncü toplantısında hukuk derneklerinin temsilcilerini dinledi.
Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu 13'üncü kez toplandı. Komisyonda görüşlerini paylaşan Hukukçular Derneği Başkanı Melih Gülseren, devletin üniter yapısının önemine dikkat çekerek, "Atılacak adımlar bu çerçevede atılmalıdır. Kürt kökenli vatandaşlarımız Çanakkale, Kurtuluş Savaşı'nda can vermiş, Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşunda yer almışlardır. Kürt vatandaşların talebi azınlık talebi olarak görülmemelidir. Komisyonun hedefi terörün ülke gündeminden çıkarılmadır.
Kürt kökenli vatandaşlarımıza yönelik küçültücü kelimeler kullanılmaktadır. Silahların tamamen bırakılmasından sonra yasal düzenlemeler yapılmalıdır. Sosyal haklara ilişkin düzenlemeler yapılmalıdır" ifadelerini kullandı.
Özgürlük için Hukukçular Derneği Genel Merkezi yöneticisi Serhat Çakmak, hakimlerin güvencelerinin arttırılması gerektiğini söyleyerek, "Hakim ve savcıların kararlarında uluslararası yargı etiği kurallarına göre uygun karar verebilmesi için yasal düzenlemeler yapılması gerekmektedir. 3713 sayılı Terörle Mücadele Yasası'nın 13/7 maddesinin değiştirilmesi gerekmektedir. Türk Ceza Kanunu'nun 314/2 maddesinin Venedik Komisyonu raporları ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin son dönem aldığı kararlar doğrultusunda mülga edilmesi gerekmektedir" şeklinde konuştu.
Sosyal Demokrat Avukatlar Derneği Başkanı Kemal Akkurt, toplumun tamamını kapsayacak bir uzlaşı olması gerektiğine işaret ederek, "Yurtta sulh cihanda sulh bilinciyle hareket edilmelidir. Emek, özgürlük, dayanışma ekseninde geliştirilerek politikalarla sürdürülmelidir. Kutuplaşmalar, toplumsal barışın zedelenmesine ve demokratik tartışmaların azalmasına yol açmamalıdır. Açılım politikaları, iktidar partisinin TBMM'de istediği yasal düzenlemelere kurban edilmemelidir. Barış, özgürlükten yana olan partiler kendi içlerinde birlikteliği güçlendirmeli, toplumsal muhalefetin ortak bir hedef etrafında toplanmaları hedeflenmelidir" diye konuştu.
Hukuki Araştırmalar Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Oymak, Türkiye'nin tarihi bir fırsat yakaladığını belirterek, "Terörsüz Türkiye çalışmaları devlet politikasıdır. Terörsüz Türkiye, milliyetçi perspektiften bakıldığında devletin güvenlik güçlerinin devletin sınırlarında, sınır ötesinde, şehir merkezlerinde, il ve ilçelerde hakimiyet kurması, güvenlik zaferi olması yanında devletin onurunun korunması, vatandaşın devlete güvenmesinin pekişmesi anlamına gelmektedir" ifadelerini kullandı.
Komisyonda yapılan son toplantıda hukukçular dinlenmiş oldu. Komisyonun bir sonraki toplantıda bir araya gelmek üzere yapılan görüşmelerin tamamlanmasının ardından toplantıyı sona erdirdi.