Merhaba değerli okurlar;
Yine ülkece aklımızla oynanan zamanlardan geçiyoruz. Evet zor oluyor ama balık hafızalı bir toplum olduğumuz için bu da geçer diyebiliyoruz. Hepimizin derdi aynı, sorumluluk alanları benzer ve hedefleri tek “hayatta kalmak”
Biz bunu beceremezken bu tür insanların gözümüzün içine baka baka “ dolandırıcılık “ faaliyetinde bulunması ve üstelik doğru düzgün bir ceza almaksızın dışarıda olmaları vicdanlarda büyük bir yara açıyor.
İnançlı inançsız her kesimin bedduasını alan bu şahıslar sözümona “Dindar” olduklarını iddia ederek sadece para olarak değil dinide istismar etmekte.
Adı saray olan ama içinde adalet olmayan binalar inşa ediyoruz, liyakatli olup olmadığını tartıştığımız kişileri bu saraylarda görevlendiriyoruz ama ne yazık ki olan yine millete oluyor susuyoruz, konuşmuyoruz, eyleme geçmiyoruz ve nihayetinde eziliyoruz.
Asıl tehlike nedir biliyor musunuz;
Dilan Polat gibi hayatına devam etmek isteyen milyonlarca insan var ve haklılar da
Diyorlar ki;
Bu kişi bu kadar dolandırıcılık suçuyla yargılanıp elini kolunu sallayarak çıkabiliyor ise bizim yapacağımız şeyler mübah…
Yazık canım ülkeme, rapor ile tespit edilen hırsızlık, 500 Milyon TL sahte fatura, 170 Milyon TL aile şirketi arasında sahte fatura, 500 Milyon kayıt dışı para…
Diğer tarafta her ay vergisini ödeyen ve üstelik cezalandırılan Temiz Türkler…
Türkiye’de hiçbir başarı cezasız kalmaz…