Ankara'da su kesintisi sonrasındaki enfeksiyon riskine karşı uyarı

Ankara'da devam eden su kesintileri sonrasında uzmanlardan enfeksiyon riskine karşı uyarı yapıldı. Ankara Etlik Şehir Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Gülnur Kul alınması gereken tedbirleri açıkladı.

Ankara'da  su kesintisi sonrasındaki enfeksiyon riskine karşı uyarı

Ankara Etlik Şehir Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Gülnur Kul, Başkent'te etkili olan su kesintileri sonrasında vatandaşları enfeksiyona karşı uyardı. Kul, yapmış olduğu açıklamasında enfeksiyon riskine karşı vatandaşlara almaları gereken tedbirleri sıraladı.

SU KESİNTİSİ SONRASINDA ENFEKSİYON RİSKİNE KARŞI UYARI YAPILDI!

Uzmanlar, su kesintilerinin ardından musluklardan akan ilk şebeke suyunun sağlıklı olmayacağını, özellikle çocuklar, hamileler, yaşlılar ve bağışıklık sistemi zayıf kişilerin suyla bulaşan hastalıklara karşı daha savunmasız kalabileceği uyarısında bulundu.

Uzun süreli su kesintilerinin ardından musluklardan akan ilk su, bazı enfeksiyon risklerini de beraberinde getiriyor. Bu tip suların doğrudan içilmesi, kişisel temizlikte veya yemek yapımında kullanılması, mide bağırsak enfeksiyonlarının yanında tifo, kolera, dizanteri, hepatit A ve E gibi hastalıklara da yol açabiliyor.

Söz konusu riskler ve alınması gereken önlemlere ilişkin AA muhabirine değerlendirmelerde bulunan Sağlık Bilimleri Üniversitesi Gülhane Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Toker Ergüder, su kesintilerinin sadece günlük hayatı aksatmadığını aynı zamanda halk sağlığı açısından da önemli riskleri barındırdığını söyledi.

Borularda uzun süre hareketsiz kalan suda, kesinti sonrası tortu ve mikroorganizma yoğunluğunun artabileceğine dikkati çeken Ergüder, "Şebekeye tekrar su verildiğinde ilk gelen suda bulanıklık, pas, kötü koku veya mikrobiyolojik kirlilik görülebilir. Bu tür sular doğrudan içildiğinde ya da yemek yapımında kullanıldığında mide bağırsak enfeksiyonlarından cilt problemlerine kadar uzanan sağlık sorunlarına yol açabilir. Özellikle bebekler, yaşlılar ve bağışıklığı zayıf bireyler bu risklerden daha kolay etkilenir." dedi.

KESİNTİDEN SONRA İLK GELEN SU KULLANILMAMALI!

Prof. Dr. Ergüder, su kesintilerinin ardından ilk gelen şebeke suyunun kullanımına ilişkin şu uyarıları yaptı:

"Kesinti sonrası suyun hemen kullanılmaması, önce bir süre akıtılarak berraklığının ve kokusunun kontrol edilmesi gerekir. İçme ve yemek pişirme amaçlı olarak, şebeke suyunun güvenli olduğundan emin olana kadar ambalajlı su, kaynatılmış su gibi alternatif kaynaklara yönelmek en doğru yaklaşımdır. Ayrıca, apartman depolarının düzenli olarak temizlenip dezenfekte edilmesi, bireysel filtre veya arıtma sistemlerinin bakımının yapılması da kesinti sonrası bulaş risklerini en aza indirir."

Su kesintilerinin ardından uyarıda bulunan Kul, çocuklar, hamileler ve yaşlılar için enfeksiyon riskinin daha yüksek olduğunu ifade ederek, şebeke suyu, kuyu suları, tankerlerle taşınan sular, çeşme ve artezyen suları ile göl veya nehir gibi yüzey sularının güvenilir olmadığını söyledi. Bu kaynaklardan elde edilen suların doğrudan kullanılmaması gerektiğini belirten Kul, ishal, bulantı, kusma ve karın ağrısı gibi durumlarda sağlık kuruluşlarına başvuru yapılması gerektiğini belirtti.

Kaynak: Anadolu Ajansı
SONRAKİ HABER