Konu ile ilgili açıklama Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Deniz Borcak tarafından geldi. Borcak, yaptığı açıklama belirtilerin keneye göre farklılık gösterebileceğini aktardı.
Çıkartılan kenenin alkol içeren bir kaba konularak bertaraf edilmesi gerektiğinin altını çizdi. Kene konusunda da kesin bir tedavinin olmadığını ifade eden uzman isim, "Hastalık, yüzde 10-15 olguda ağır ve kanamalarla seyredebilir, bu hastalıktan kuşkulandığımız hastaları öncelikle hastanemiz enfeksiyon hastalıkları servisinde yatırıyoruz. Uygun izolasyonlarını sağlıyoruz" ifadesini kullandı.
"BELİRTİLER HEMEN ORTAYA ÇIKMAYABİLİYOR"
Uzm. Dr. Deniz Borcak, "Keneyle ilgili bahar aylarının gelmesi ve sıcaklıkların artmasıyla en çok korkulan ve ölümcül seyredebilen hastalık; Kırım Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA). Bu hastalığın bulaşı, kenelerin insanlara tutulmasıyla, uygunsuz yolla kenelerin çıkarılmasıyla, hasta kişilerden ya da kene tutulmuş hayvanların enfekte doku ve sıvılarıyla temasla olabilmekte. Ülkemizde Kırım Kongo Kanamalı Ateşi 2002 yılından beri görülüyor. 2002’den 2024’ün sonuna kadar 17 binin üzerinde vaka görüldü, 800’ün üzerinde ölüm var. Geçen sene de ülkemizden 20 ölüm bildirildi. En çok görülen bölgeler derseniz; Kelkit Vadisi dediğimiz Orta Karadeniz, İç Anadolu’nun kuzeyi, Doğu Anadolu Bölgesi Yozgat, Tokat, Sivas, Gümüşhane, Erzincan, Çorum gibi bölgelerde daha sık karşımıza çıkmakta. Kene tutunduktan sonra belirtiler hemen ortaya çıkmayabiliyor. Bir kuluçka süresi var, yaklaşık 3 gün sonra belirtiler ortaya çıkıyor. Belirtiler çok keneye has değil, bir grip gibi ateş, boğaz ağrısı, kas, eklem ağrısı olabilir. Bazı olgularda bulantı, kusma eşlik edebilir. Keneyi kişi kendisi bir an önce çıkarmalı ama dikkat edeceği nokta; çıplak elle çıkarmamalı" diye konuştu.
Kene ısırığı ile başvuran olguların olduğunu ifade eden Borcak, KKKA tanılı hastanın olmadığını ifade etti. Dünyada 900'e yakın kene türünün olduğunu ve ülkemizde ise 56 kene türünün görüldüğü belirtildi.