Bu sefer bütün alkışlar Ankaragücü taraftarına

Bugün yazımın ana fikrini taraftara ayıracağım.

Ankaragücü, dün Fenerbahçe, Galatasaray veya Beşiktaş’la filan oynamadı. Erbaaspor ile oynadı. Erbaa’nın haritadaki yeri neresidir diye bilen bile çok azdır. Kesinlikle küçümseme filan yapmıyorum, her takıma saygım sonsuz.

Şunu anlatıyorum; Ankaragücü taraftarı bir ilçe takımıyla oynanan maça bile büyük bir tutkuyla, aşkla geldi.

Uzun zaman sonra stada hevesle gelen kalabalık bir kitle gördüm. Yaklaşık 12 bin civarı taraftar Eryaman’ın yolunu tuttu.

Ve gerçekten sağlam destek verildi. Küfür yoktu! Sadece ve sadece Ankaragücü vardı. Beraber bağrıldı, sıralı tezahürat yapıldı, rakibe ve hakeme baskı yapıldı. Hatta maç sonunda tribünler birbirine dostluk tezahüratları yaptılar.

Uzun süre sonra, 2 Ligde bile olsak şöyle keyifli ve taraftar baskılı bir maç izledik.

Bilinçli bir Ankaragücü taraftarı vardı.

Ama maçı izlerken, transfer dönemi yaklaşmışken, bir çok oyuncu ihtar da çekmişken, acaba bir daha böyle bir takım ve taraftar izleyemeyecekmiyiz diye korkmadım değil.

Bu konuda yönetime topu bırakıyorum.

Dünkü maç için; Gecekondu, Yenidoğan, Genç Güçlüler, Bekar Evi Çocukları, Sol Kapalı, Sağ Kapalı hepsine ayrı ayrı teşekkürler.

Eski güzel günleri bize yaşattığınız için.

ARTIK BU SORUNU ÇÖZÜN, SESSİZLİĞİ BIRAKIN!

Evet korkularımız devam ediyor. Ankaragücü yönetimine veya kulüp personeline yakın bazı gazetecilerin ve sosyal medya hesaplarının yazdığına göre Ankaragücü’nde bir çok oyuncu ihtar çekmiş. İhtarlar noter kanalıyla çekilmiş ve durum son derece ciddi.

İhtar çekenler takım adeta temel direkleri. Mesela Enes Tepecik. Bu sezon ki en önemli oyuncuların en başında.

İsmail Çokçalış sezonun en formda ismi.

Halil İbrahim Pehlivan takım için oynayan bir isim.

Yusuf Emre Gültekin, sakat değilse onun gibi klas orta saha 2.Ligde yok.

Mesut Emre Kesik ligi çok iyi götürüyor.

Diogo Özçakmak ve Özgür Aktaş’da transfer yasağı varken, kalıcı yasak varken mutlaka ama mutlaka elde tutulması gereken isimler.

Bunu söyleye söyleye adeta dilimizde tüy bitti!

Daha önce defalarca kez yazdık, söyledik.

Yazmaktan bıkmayacağım.

Yönetime sesleniyorum.

Bu takımı korumanız lazım.

Çok lafı bırakın.

Paranızın olduğunu kendiniz söylediniz. Bu paralarla oyuncuları takımda tutmanız lazım. 2 dönem transfer yapma şansın yok. Belki de sonrada olmayacak.

Bu ay sonuna kadar 30 milyon TL. lazım.

Büyük sözlerle, kulübü alan bir yönetim var ortada.

Yönetim bu parayı ödemeli. Oyuncuları elde tutmalı.

Ocak ayı sonuna ertelenen vergi+sigorta işini çözmeli.

Bakın bunu yönetimi eleştirmek için yazmıyorum.

Bu iş Ankaragücü için hayati bir konu. Bunu anlamaları lazım.

Aldığın puanlarla bu sezonu kurtarabilirsin. Ama oyuncu kaybedersen, transfer yapamayacağın gelecek sezon çökersin.

Kimse bana alttan oyuncu çıkarıyoruz filan demesin. Evet çıkıyor, ama tecrübeli ayaklar giderse, bu gençleri pişiremezsin…

RECEP KARATEPE’DEN DERSLER!

Maça geldiğimizde ayrı bir hikaye vardı. 3 oyuncusu sakat, 8 oyuncusu cezalı bir şekilde Recep Karatepe maça başladı.

Eskiden “o yok, bu yok kim oynayacak!” diye düşünerek maça gelirdim.

Artık öyle bir düşüncem yok. Çünkü Recep Hoca, adeta şapkadan tavşan çıkarıyor. Her hafta bize yeni bir yetenek sunuyor. Acaba bu hafta hangi genç isim ön plana çıkacak diye merakla maça gelir olduk.

Maç öncesi 11 eksik var, Ertaç’da sahada yok!

Üstelik rakip Erbaaspor transferle kadrosunu güçlendirdi.

Ve 20.dakikada takımın en önemli 2 silahı İsmail Çokçalış ve Mahmut Tekdemir aynı anda oyundan sakatlık sebebiyle çıkmak zorunda kaldılar.

İşte o anda Recep Hoca’nın maç öncesi çalıştığı bütün senaryo çöpe gitti.

Aynı dakikada Arda Doğan ve Efe Yiğit Toprak oyuna girdiler.

Arda Doğan, İsmail’in bölgesine geçti. Efe Yiğit Toprak’da Mahmut’un…

Ankaragücü yerli Pedri’sini buldu. Fatih Arhan diye bir genç var. O nasıl sakinlik öyle! Fatih Arhan o kadar olgun bir futbol oynuyor ki inanılmaz! Ve çocuk saha dışında o kadar mütevazi ki size anlatamam.

Batuhan Gürsoy, sanki 10 yıldır bu takımda oynuyor özgüveni var. Tabi eksikleri çok bunu biliyoruz. Ama öyle bir üst perdeden başladı ki!

Mesut Emre Kesik haftalardır takıma katkı veriyor, toparlayıcı.

Enes Tepecik, dün takımın adeta lideriydi. Her şeyi yaptı.

Atakan Güner haftalardır süregelen formunu devam ettirdi. Yine işi bitiren gol ondandı.

Görkem Cihan hatasız oynadı.

Muhammed Hüseyin Sevgili artık tecrübeliler sınıfına girdi. Sezon başında hiç beklemediğimiz bir stoper çıktı karşımıza.

Tabii kaptan Osman Çelik’ten söz etmek lazım. Dünkü maçta bir ara neredeyse tek tecrübeli o kaldı sahada. Sakat olmayan bir Osman’ın takıma verdiği katlı ortada.

Alt yapının emek verenleri Metin Hoca, Cengiz Hoca, Levent Hoca kim varsa hepsinin emeklerine sağlık.

Bize bu gencecik kadroyla, bu futbolu ve bu mücadeleyi izleten Recep Karatepe ve ekibini kutluyorum.

Ama gözlemlediğim bir şeyi aktarmak istiyorum. Maç sonu Recep Hoca ve yardımcılarının modu düşüktü. Biz bu işe dün başlamadık. İnsanların vücut kimyalarından, bulundukları durumun analizini yapabilecek durumda bir insanım. Recep Hoca hiçbir zaman futbol dışına çıkmadı, kişisel konulara da girmedi. Ama kafasının çok rahat olmadığı belli oluyor. Bunun sebebi elbette takımın geleceğindeki belirsizlik ve mali durumlar…